2. Delikanlı melekle yola çıktı. Köpek onları izliyordu. Sürekli
yol aldılar ve ilk gün akşamüstü Dicle Irmağı'nın yanında kamp kurdular.
3. Delikanlı ayaklarını yıkamak için ırmağa inmişti. Ama sudan
sıçrayan büyük bir balık az daha ayağını yutacaktı. Delikanlı bir çığlık attı.
4. Melek şöyle dedi: "Balığı yakala, onu kaçırma. "
Delikanlı balığı yakalayıp ırmağın kenarına çekti.
5. Melek devam etti: "Balığı yar, safrakesesini, yüreğini ve
karaciğerini çıkar. Bunları bir yana ayır, bağırsaklarını at. Çünkü
safrakesesinin, yüreğinin ve karaciğerinin şifa veren özellikleri vardır.
"
6. Delikanlı balığı yardı, safrakesesini, yüreğini ve karaciğerini
ayırdı. Balığın bir kısmını yemek için kızarttı, geri kalanını da tuzda
saklamak üzere bir yana koydu. Sonra yola çıktılar ve Medya'ya iyice
yaklaştılar.
7. O zaman delikanlı meleğe sordu: "Azarya kardeş, balığın
yüreği, karaciğeri ve safrakesesi nasıl şifa verir?"
8. Melek şöyle yanıtladı: "Balığın yüreğini ve karaciğerini
yakarsan, oluşan duman, bir şeytanın veya kötü bir cinin musallat olduğu erkeğe
veya kadına şifa verir. Bu tür bela, hiç bir iz bırakmadan, tümüyle ortadan
kalkar.
9. Safrakesesine gelince, gözlerinde beyaz benekler oluşan kişi için
göz merhemi olarak kullanılır. Safrakesesini kullandıktan sonra, gözlerin şifa
bulması için beneklerin üstüne üflemen yeter. "
10. Medya'ya
girdiler ve Ekbatana'ya çok yaklaştılar.
11. Rafael
delikanlıya, "Tobyas kardeş" dedi. Ötekisi yanıtladı:
"Buyurun!" Melek konuşmasını sürdürdü: "Bu gece Raguel'de
kalacağız. O senin akraban olur. Sara adında bir kızı var.
12. Ama Sara'dan
başka hiç bir oğlu veya kızı yok. En yakın akrabası sensin. O başkalarının
değil, senindir ve babasının mirasında hak talep edebilirsin. Sara düşünceli,
yürekli ve çok güzel bir kızdır. Babası onu çok sever.
13. Onunla
evlenmek hakkındır. Dinle, kardeşim: Bu akşam kız konusunda babasıyla
konuşacağım, kızın seninle nişanlanmasını sağlayacağım. Rages'ten dönüşümüzde
evlenirsiniz. İnan ki, Raguel'in bu önerimi geri çevirmeye ya da kızını
başkasıyla nişanlamaya hakkı yoktur. Çünkü Musa'nın yasası böyle buyuruyor.
Raguel kabul etmezse ölümünü istiyor demektir. Akrabası olman nedeniyle kızıyla
evlenmek herkesten önce senin hakkın. Raguel bunu öğrenecektir. Bu nedenle
dinle kardeşim, bu akşam kız konusunda konuşacağız ve seninle evlenmesini
isteyeceğiz. Rages'ten dönüşümüzde onu da alır, senin evine götürürüz. "
14. Tobyas
Rafael'e şöyle yanıt verdi: "Azarya kardeş, duyduğuma göre, o kızı yedi
kez evlendirmişler, ama yedi damat da zifaf odasında ölmüş. O odaya girdikleri
gece ölmüşler, damatları bir cinin öldürdüğünü duydum.
15. Bu nedenle
biraz kaygılanıyorum. Kuşkusuz cin kıza bir kötülük yapmıyor, çünkü onu
seviyor, ama bir erkek kıza yaklaşmak isterse, cin onu öldürüyor. Ben babamın
tek oğluyum ve ölmek istemiyorum. Annemle babama böyle bir acı vermekten
çekiniyorum. Çünkü bu acı onların mezara girmesine neden olur. Onları görecek
başka oğulları yok. "
16. Melek şöyle
dedi: "Babanın öğüdünü unutacak mısın? O sana babanın ailesinden bir eş
seçmeni salık verdi. Öyleyse dinle, kardeşim. Sen cin için kaygılanma, o kızla
evlen. Sana söz veriyorum, bu gece onu sana eş olarak vermeyi kabul edecekler.
17. Zifaf odasına
girdiğin zaman, balığın yüreğini ve karaciğerini al ve bunların bir kısmını
yakılan buhurun içine koy. Buhur yayılacak,
18. cin de bu
kokuyu alınca kaçacak. Bir daha kızın yanına asla dönmeyecek, öyle bir tehlike
yoktur. Sonra birleşmeden önce, ikiniz de ayağa kalkın ve dua edin. Göklerdeki
Tanrı'dan sizi bağışlamasını ve korumasını dileyin. Kaygılanma, o kız başından
beri senindi ve onu sen kurtaracaksın. O kız seni izleyecektir ve sana söz
veriyorum, sana vereceği çocuklar senin için birer erkek kardeş olacaktır.
Duraksama. "
Tobyas Rafael'in bu sözlerini duyunca ve Sara'nın babasının
akrabalarından olduğunu, bacısı olduğunu anlayınca, Sara'ya o denli vuruldu ki,
artık gönlünün sahibini bulmuş oldu.